ÇANAKALE’nin Ayvacık ilçesine bağlı Babakale köyünde sadece el işçiliği ile yapılan, yaklaşık 300 yıldır babadan oğula bırakıldığı için ‘Yadigar’ adını alan kurban bıçaklarına, yaklaşan bayram öncesi talep arttı. El işçiliğiyle 3 günde üretilebilen sapı boynuzdan, yüzleri ise dövme çelikten yapılan özel motif işlemeli kurban bıçaklarına daha çok İstanbul, İzmir ve Bursa’dan talep geliyor.
İsmini, üretiminin yapıldığı Babakale köyünden alan el yapımı bıçaklar, 1700’lü yılların başında Osmanlı’nın silah ihtiyacını karşılamak üzere Kazakistan’dan getirilen ustalar tarafından üretilmeye başlandı. Kılıç ve kamaların özelliklerini taşıyan bıçaklar, günümüzde sadece Babakale köyünde atölyeleri bulunan Doğan Tosun (45) ve amcası Mustafa Tosun (60) tarafından üretiliyor. El işçiliğiyle yapılan bıçaklar Türkiye’nin birçok kentinden talep görüyor. Yaklaşan Kurban Bayramı öncesi el yapımı bıçaklar arasında ‘Yadigar’ adı verilen kurban bıçaklarına talep arttı. Siparişleri yetiştirmek için yoğun mesai harcayan Doğan Tosun, el yapımı bıçağın üretiminin zahmetli olduğunu ve bu nedenle siparişlere yetişmekte zorlandığını söyledi.
KILIÇ VE KAMANIN YERİNİ BIÇAKLAR ALMIŞBabakale köyünde 34 yıldır bıçak üreten Doğan Tosun, Babakale bıçaklarının tarihçesi ve özelliğini şu şekilde anlattı:
“1730’lu yıllarda büyüklerimiz Kazakistan’dan kılıç ustası olarak buraya gelmiş ve o dönemde burada yapılan bıçaklarla savaş dönemine ait ihtiyaçları karşılamış. Önceki yıllarda burada 18 atölye mevcutmuş. Şimdi ise 2 atölye var sadece. Ateşli silahların ortaya çıkmasıyla burada kılıç ve kama üreticiliği de bıçak üreticiliğine dönmüş. Kurban bıçaklarına biz ‘Yadigar’ diyoruz. Bu bıçağın özelliği sağlamlığı ile babadan oğula kalabilmesidir. Bu çok özel bir bıçaktır, biz de o özelliği bilenlere yapıyoruz bunu. Genellikle de babadan oğula bırakıldığı için ‘Yadigar’ adı verilmiş.”
YAPIMI 3 GÜN SÜRÜYORBir bıçağın işçiliğinin 3 gün sürdüğünü belirten Tosun, “Sapı boynuzdan, yüzleri ise dövme çelikten yapılan bıçaklara, en çok talebin olduğu illerin başında İstanbul, İzmir ve Bursa geliyor. Bıçakların üzerindeki motifleri de kendim işliyorum. Buradaki ustalar ürettiği bıçaklara kendi motiflerini işliyorlarmış. Ben de bu geleneği bozmadım. Bazen tamir ettirmek için eski bıçaklar geliyor. Ben de üzerindeki motiflerden hangi ustaya ait olduğunu anlıyorum” diye konuştu.
MESLEĞİ OĞLU DEVAM ETTİRECEKBir yandan gelen talepleri yetiştirmeye çalışan Tosun, bir yanda da mesleğin devamlılığı için çabalıyor. Bıçak yapımının 5-6 yılda öğrenilebileceğini belirten Tosun, “Bu işin unutulmamasını ve sürdürülmesini istiyorum. O yüzden bu bıçakların yapımını 13 yaşındaki oğlum Ali’ye öğretiyorum. Oğlum da inşallah birkaç yıl sonra bu bıçakların üretimini gerçekleştirecek düzeye gelecek” dedi.