Coşkun Sabah: Orhan Ağabey ile kaderimiz aynı

461

AFYONKARAHİSAR’da sahneye çıkan sanatçı Coşkun Sabah, “Orhan ağabey ile benzeşiyoruz, hikaye, aynı hikaye. Orhan Ağabey de ben de enstrüman sanatçısıyız. Enstrüman sanatçısıyken o da beste yapıyor, ben de. Besteler seviliyor. Bugün kocaman bir Orhan Gencebay. Biz de birazcık Coşkun Sabah olduk. Müzik kalitemizle ve varlığımızla hala buradayız” dedi.


Afyonkarahisar Belediyesi tarafından düzenlenen Hıdırlık Yaz Akşamları etkinliğinde sevilen sanatçı Coşkun Sabah, sahneye çıktı. Hıdırlık Açık Hava Tiyatrosu’nu dolduranlar Coşkun Sabah’ın seslendirdiği birbirinden güzel parçalarla unutulmaz bir gece yaşadı. Gördüğü ilgi karşısında mutlu olan Coşkun Sabah, Afyonkarahisarlılara teşekkür etti. Geceye Belediye Başkan Yardımcısı Ayfer Örten, Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Emel Sarlık, YÜNTAŞ Genel Müdürü Mehmet Sarlık ve çok sayıda vatandaş katıldı.

ORHAN AĞABEY İLE KADERİMİZ AYNI

Kendisiyle fotoğraf çektirmek isteyenleri geri çevirmeyen Coşkun Sabah, hayat hikayesinin sanatçı Orhan Gencebay ile benzeştiğini anlattı. Sabah, “Orhan Ağabeyi ile iyi dostum. Ara sıra birlikte yemek yer, sohbet ederiz. Kaderimiz çok çok benzeştiğini söyleriz. O da ilk bağlama çalarak başlamış. Orhan Ağabey Ahmet Sezgin’e bağlama çalardı. O esnada Orhan Ağabey beste yapmaya başlamış. Bestelerini de bana birkaç isim söylemişti. Fakat unuttum. Ben eskiyim. Ama Orhan Ağabey benden de eski tabii. O zaman 45’lik plaklar varmış. Bakmış şarkılar beğeniliyor. Orhan Ağabey de, ‘Ben okuyayım şarkılarımı’ demiş. Orhan Ağabey ile benzeşiyoruz, hikaye aynı hikaye. Orhan Ağabey de ben de enstrüman sanatçısıyız. Enstrüman sanatçısıyken o da beste yapıyor, ben de. Besteler seviliyor. Bugün kocaman bir Orhan Gencebay. Biz de birazcık Coşkun Sabah olduk. Müzik kalitemizle ve varlığımızla hala buradayız” dedi.
‘BÜLENT ERSOY’UN BİRİNCİ EVRESİYDİ TABİİ’

Sanatçı Coşkun Sabah, Bülent Ersoy’a ut çaldığı yılları da konsere gelen vatandaşlara anlattı. Sabah, şöyle dedi:

“Yaşım 23’tü. O dönem bir şarkı besteledim ve Bülent Ersoy’a çalıyorum. Bülent Ersoy’un yanı sıra Zeki Müren ve Emel Sayın’a çalıyorum. O zaman işler yoğun. Haftanın her günü akşam iş var. Elimdeki besteyi korkarak Bülent Ersoy’a gösterdim. O zaman Bülent’in birinci evresi tabii. ‘Bülent’ dedim. ‘Böyle bir şarkı yaptım.’ Notaya baktı. İyi nota okur. Söylemeye başladı. Daha sonra ‘Çok güzel Coşkun’ dedi. ‘Bir pazar matinesinde sazlarla geçelim’ dedi. Daha sonra albüm yaptı. O zaman 45’lik plaklar yapıldı ve çok satış yapıldı.”